26 Kasım 2013 Salı

Kolaj Portre

Kolaj yapmayı hep çok sevmişimdir. Genellikle bir konsept belirleyerek, dergilerden ona uygun fotoğrafları, resimleri kesip bir kağıt üzerine yapıştırırım. Bu sefer ne olduğu ya da nereden alındığı çok fazla belli olmayan küçük parçalar keserek bir portre oluşturmak istedim.





Öncelikle bir resim kağıdına kurşun kalemle bir yüz çizdim, içini de tıpkı ilkokulda yaptığımız gibi kağıt parçalarıyla doldurmaya başladım. Ama bu sefer tamamen insan vücutlarından parçalar keserek ilerledim. Bütün yüz için yuvarlak parçalar kesip tek tek çizdiğim taslağın içine yapıştırmaya başladım.

İlerledikçe görüntüsü kafamda daha da belirmeye başladı.
Burun için dergilerdeki insan tenlerini dikey kestim, farklı durması ve burun olduğu algılanması için.





Kafasına bir şapka gibi duracak ama beynindeki düşünceleri ve yoğunluğu, çeşitliliği gösterecek renklerde bir aksesuar ve devamında beyninden çıkan harfler kombinini tasarladım.

 Boynuna doğru ilerledikçe, bir dergide gördüğüm Sound City resmi, bana şehrin sesini, ritmini, bu kargaşa içinde var olan bir kadını ve onu boynunda taşımaktan çekinmeyen, yani içselleştirmiş bir günümüz sıradan kahramanlarını çağrıştırdı. Bir kolye olarak kullandım.



Boyun bitip, omuzlara geldiğimde ne giymeli ya da üzerinde giysi olmalı mı diye düşündüm. Çıplaklık iddialı olmak olacaktı. İddialı değil, kendi dünyasını içinde barındıran bir zenginliğe sıradan görünümlü bir değeri ifade etmesi için ona hırka tasarladım. Hırkasının sıradan olmasını istemedim. Kestiğim renkli şeritlerle renklendirdim.






Sonunda ortaya karma kökenli bir kadın çıktı. Bütün işlemleri dergilerden kestiğim, kağıt parçalarıyla yaptım.
Aslında biraz benim için; bütün renklerin, tenlerin ortaya çıkardığı
anlamlı bir çalışma oldu.

15 Kasım 2013 Cuma

Hatıralardan Kapı Süsü






Daha çok kardeşimin çocukluğundan kalan lastikleri kopmuş tokaları, küçük oyuncakları topladım. Bunlardan ne yapabilirim diye düşünürken, aklıma kapı süsü yapmak geldi. Aslında kapı süsleri çok sevdiğim aksesuarlar değil ama bu haliyle güzel olduklarını düşünüyorum. İnsan bir şeyi kendi yaratınca gözüne daha güzel ve özel geliyor. Toka başlarını, minik oyuncakları (küçük kadeh gibi), farklı boncukları, bisiklet tekeri süslerini bir araya getirip, makrome ipine geçirip, evde bulduğum ne olduğunu da bilmediğim demir halkaya onları bağlayarak, bu kapı süsünü oluşturdum. Benim için aslında çocukluğu toplamak, bir araya getirmek gibi oldu.



7 Kasım 2013 Perşembe

Neden Bu Blog?

O kadar çok boş vaktim var ki; kendimi yiyip bitirmeden önce kafamı dağıtmalıyım diye yaptığım, günlük hayatıma renk katan, bazen kolaylaştıran, en önemlisi güzel vakit geçirmemi sağlayan minik işleri bloğuma taşıyorum. Belki size de yeni fikirler konusunda ilham verir.